Çocuğunuz nasıl öğreniyor? Müzik dinleyerek ders çalışması sizi rahatsız ediyor mu? Ya da masasının üzerine yığılmış, dağınık kitaplar varken çalıştığını gördüğünüzde içinizden "Böyle ders mi çalışılır?" cümlesini geçirdiğiniz oluyor mu? Ödevlerini yaparken bir şeyler atıştırmak istiyor mu? Derslerini masa yerine koltuğa ya da yatakta uzanarak yapmayı mı tercih ediyor? Öğretmeni size dikkatinin dağınık olduğundan, sınıfta çok konuştuğundan şikayet ediyor mu? Kız ve erkek çocuğunuz arasında öğrenme farklığını gözlemliyor musunuz? Tüm bunlar ailelerin cevaplarını merak ettiği sorular. Oysa öğrenme stili üzerinde çalışan uzmanlara göre, her çocuğun ayrı bir öğrenme biçimi bulunuyor. Önemli olan çocuğun nasıl öğrendiğini belirlemek ve yeni bilgiyi onun öğrenme stiline göre öğretmek. Dünyada en çok araştırılan ve uygulanan Dunn&Dunn Öğrenme Stilleri Modeli'nin mimarı ve yaşamının 40 yılını bu konuyla ilgili çalışmalara ayıran 79 yaşındaki St. John's Üniversitesi Eğitim Yönetimi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Rita Dunn öğrenme stillerini ve çocukların nasıl daha iyi öğrenebileceklerini anlattı ve ailelere uygulayabilecekleri ipuçları verdi.
Öğrenme stilleri" kavramı ilk kez 1960'lı yıllarda ABD'de tartışılmaya başlandı. Bu kavramı ortaya ilk atan da Prof. Dr. Rita Dunn oldu. Amacı her insanın farklı biçimde öğrendiğini ortaya koymaktı. Türkiye'ye Bilfen Okulları'nda bu sistemi kurmak için gelen Prof. Dr. Rita Dunn'a göre, "Çocuklar öğrenme konusunda engelli değiller, bizler onlara öğretme konusunda engelliyiz." 1990'lı yılların başından itibaren öğrenme stilleri değişik ülkelerde okullarda uygulanmaya başlandı. Burada amaç her öğrencinin öğrenme stilini belirlemek ve ona göre öğretmek oldu. Dunn'a göre öğrenme stilleri, "uyarıcılar" adı verilen çevresel, duygusal, sosyolojik, fizyolojik ve psikolojik olmak üzere beş etkene ayrılıyor. Bu etkenler de öğrenmeyi etkileyen en önemli faktörler.
DÜŞÜNME BİÇİMİ ÖNEMLİ
Öğrenme stillerine göre, öğrenciler sağ ve sol beyinlerindeki baskınlığa bağlı olarak bilgiyi işleme ve düşünme biçimleri açısından, analitik ve global (bütünsel) diye psikolojik açıdan ikiye ayrılıyorlar. Öğrenme stilleri ile ilgili 18 ülkede araştırma yapan Dunn'un sonuçlarına göre, öğrencilerin yüzde 85'i global. Ancak öğretmenlerin yüzde 65'i analitik. Öğretmenlerin çoğu analitik olduğu için analitik öğrenen çocuklar, bu durumda çok şanslı. Öğrenmede kötü sonuçlar çıkmasının nedenlerinden biri de öğrenciler global olmasına rağmen, öğretmenlerin analitik olması. Globaller kendi hayatlarındaki önemini anlayana kadar konuya konsantre olmakta zorlanırken, analitikler kelime ve sayılara önem veriyor, detayları inceliyor. Bu nedenle de öğretmenlerin sınıflarında öğrencilerin öğrenme stillerini bilmeleri ve buna göre derse devam etmeleri gerekiyor.
-------------------------------------------------------------------------------
Çocuğunuzun Dikkatini Ölçün!
Ailelerin çocuklarını değerlendirmelerine ve tanımalarına yönelik hazırlanmış ölçeğe göz atın!
Dikkat eksikliği, hiperaktivite ve yıkıcı davranış bozuklukları zamanında müdahale edilmediğinde kişinin ve çevresindekilerin yaşamını alt üst eder. Toronto Üniversitesi Profesörü ve Toronto Üniversitesi Dikkate Eksikliği ve Hiperaktivite Kliniği Başkanı Prof. Dr. Atilla Turgay'ın geliştirdiği, ailelerin çocuklarını değerlendirmelerine ve tanımalarına yönelik hazırlanmış ölçeğe göz atın! Bu değerlendirmede cevaplarınız 1 ya da 2 tanesinde evet ise bir uzmana başvurmanızda yarar var.
Dikkat eksikliği ve yıkıcı davranış bozuklukları değerlendirme ölçeği;
Dikkat eksikliği belirtileri:
1. Çoğu zaman dikkatini ayrıntıya veremez ya da okul ödevlerinde, işlerinde ya da diğer etkinliklerde dikkatsizce hatalar yapar.
2. Çoğu zaman üzerine aldığı görevlerde ya da oynadığı etkinliklerde dikkati dağılır.
3. Doğrudan kendisine konuşulduğunda çoğu zaman dinlemiyormuş gibi görünür.
4. Çoğu zaman yönergeleri izlemez ve okul ödevleri, ufak tefek işleri ya da işyerindeki görevleri tamamlamaz.
5. Çoğu zaman üzerine aldığı görevleri ve etkinlikleri düzenlemekte zorluk çeker.
6. Çoğu zaman sürekli mental çabayı gerektiren görevlerden kaçınır, bunları sevmez ya da bunlarda yer alamaya karşı isteksizdir.
7. Çoğu zaman üzerine aldığı görevi ya da etkinlikler için gerekli olan şeyleri kaybeder.
8. Çoğu zaman dikkati dış uyaranlarla kolaylıkla dağılır.
9. Günlük etkinliklerde çoğu zaman untukandır.
Aşırı hareketlilik
1. Çoğu zaman elleri, ayakları kıpır kıpırdır ya da oturduğu yerde kıpırdanıp durur.
2. Çoğu zaman sınıfta ya da oturması beklenen diğer durumlarda koşuşturup durur ya da tırmanır.
3. Çoğu zaman uygunsuz olan durumlarda koşuşturup durur ya da tırmanır.
4. Çoğu zaman sakin bir biçimde boş zamanları geçirme etkinliklerine katılma ya da oyun oynama zorluğu vardır.
5. Çoğu zaman hareket halindedir ya da motor tarafından sürülüyormuş gibi davranır.
Çoğu zaman çok konuşur.
Dürtüsellik
1. Çoğu zaman sorulan soruları soru tamamlamadan önce cevabını yapıştırır.
2. Çoğu zaman sırasını bekleme güçlüğü vardır.
3. Çoğu zaman başkarının sözünü keser ya da yaptıklarının arasına girer.